Batman'da evlerinin önünde asılı bulunan ve cinsel istismara uğradığı iddia edilen çocukla ilgili soruşturmada gelişme var. Savcılığın takipsizlik kararına geçtiğimiz günlerde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı itiraz etmişti.
Olay 7 Ocak'ta Kozluk ilçesinde meydana geldi. 8 yaşındaki kız çocuğu ailesi tarafından evlerinin önünde ipte asılı olarak bulundu. Çocuk hastanede tedavi altına alındı. Kozluk Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili cinsel istismar şüphesiyle soruşturma başlattı. Ancak soruşturmada "somut delil olmadığı gerekçesiyle" takipsizlik kararı alındı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Cumhuriyet Başsavcılığının takipsizlik kararına itiraz etti. Kozluk Cumhuriyet Başsavcılığı, Bakanlığın itirazı üzerine takipsizlik kararını kaldırdı, böylece dosya yeniden açıldı.
Cumhuriyet Halk Partisi Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, kamuoyunun gündeminde düşmeyen konunun aydınlatılması için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, Adalet, Bakanı ve Sağlık Bakanına sorular yöneltti.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu şunları söyledi:
“Batman'ın Kozluk ilçesinde 8 yaşındaki bir kız çocuğu olan Ş. S., 7 Ocak günü evinin önünde asılı bulunmuştur. Olayla ilgili cinsel istismar şüphesiyle soruşturma başlatılmış ancak "somut delil olmadığı gerekçesiyle" takipsizlik kararı verilerek dosya kapatılmıştır. Ş. S.’nin hastaneye kaldırıldığı gün tutulan hasta kayıt formunda; çocuğun kalbi durmuş şekilde hastaneye annesi tarafından getirildiği, kalp masajı yapıldığı tekrar hayata döndürüldüğü, boyun çevresinde 1 santim eninde ası izi olduğu ve entübe edildiği belirtilmiştir. 27.03.2024 tarihli adli tıp raporuna göre, olay yerinden alınan ve biri çocuk olmak üzere 3 erkek şahsın kıyafetleri incelenmiş hem kıyafetlerde hem de çocuğun, iç genital bölgesinde sperm saptandığı ancak rapordaki önemli bulgulara rağmen, 26 Nisan 2024’te alınan ek bir raporla "somut delil yoktur" denilerek soruşturma dosyasının kapatıldığı görülmüştür. 8 yaşındaki bir kız çocuğunun iç genital bölgesinde sperm bulunmasına rağmen somut delil yok diyerek dosyayı kapatmak ne akla ne de vicdana sığmaz.
Kozluk Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kararında; "Olay günü mağdur ile aynı ikamette bulunan annesinin ve kardeşlerinin beyanları ile olayın meydana geldiği yerin özellikleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde, mağdurun oyun oynarken bahçelerindeki direkte asılı halde bulunan ipi oyun maksadıyla boynuna dolaması sonucunda olayın gerçekleştiği değerlendirilmiştir” ifadelerine yer verilmiştir. 8 yaşındaki bir çocuğun oyun oynarken kendini boynundan ağaca asması hayatın olağan akışına aykırı bir davranıştır. 27.03.2024 tarihli adli tıp raporuna göre çocuğun üzerinde 3 ayrı erkeğe ait DNA ile iç genital bölgede 1 erkeğe ait sperm bulgusuna rastlandığı belirlenmiştir. Bulgular ve adli tıp raporuna göre aile savcılık aile üyelerinden kan örneği alınmasını istenmiş ancak sonrasında ek adli tıp raporu düzenlendi ve "somut delil yoktur" denilerek soruşturmaya takipsizlik kararı verilmiştir. Bu ek rapor neden istenmiştir, savcılık ailedeki erkeklerden kan örneği istemesine rağmen alel acele dosyanın katılmasının nedeni nedir? Çocuğun ailesinin AKP’nin üst düzey yöneticileri ile olan ilişkileri kamuoyunda tepkilere neden olmakta ve gizli bir elin dosyaya müdahale ederek konunun karartılmaya çalışıldığı şüphesini doğurmaktadır.”
“Aile, Siyasiler İle Yakın İlişki İçerisinde Mi ?!”
Konuyla ilgili Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına sorular soran Bankoğlu, Adli Tıp raporundaki bulgulara rağmen Ş.S.’nin neden ailesine teslim edildiğini, bakanlığın neden sürece zamanında itiraz etmediğini sorarak, ailenin akrabalarından Kozluk Muhtarlar Derneği Başkanı Muhittin Serikli’nin siyasi bağlantılarının güçlü bir kişi olduğunun sosyal medya paylaşımlarından görüldüğünü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ı 2 Ocak 2024 tarihinde Batman’da resmi bir ziyarette karşıladığı ve protokolde yer aldığını belirtti. Bakan Göktaş’ın, Serikli ailesinden ve Muhittin Serikli’nin siyasi bağlantılarından haberdar olup olmadığı, olay gününden sonra aile ile Bakan Göktaş’ın konuyla ilgili dolaylı ya da direkt bir görüşmesi olup olmadığını merak ettiğini söyleyen Aysu Bankoğlu, yine Muhittin Serikli’nin olayın gerçekleştiği 7 Ocak 2024 tarihinden hemen sonra 17 Ocak 2024 tarihinde Facebook hesabından yaptığı ilk paylaşım, AK Parti Genel Merkezi’nde dayısı AK Parti Seçim İşleri Başkan Yardımcısı Veysel Ayhan’a yaptığı ziyareti hatırlattı. Serikli’nin dayısı Ayhan’a yaptığı bu ziyaretin, soruşturmanın içeriğiyle ilgili olup olmadığı kamuoyu nezdinde soru işaretlerine neden olduğunu, bu durumun sosyal medyada büyük tepkilere neden olduğunu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın itirazı üzerine yeniden başlatılan soruşturma kapsamında bu ilişkilerin üzerinde durulup durulmayacağının kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini belirtti.
“Ek Adli Tıp Raporu İle Konu Karartıldı”
CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, “Dosyanın kapatılma gerekçesi olarak sunulan ek adli tıp raporunun içeriği nedir, ilk adli tıp raporuna rağmen neden ikinci bir rapor alınma ihtiyacı duyulmuştur? Bu soruları Adalet Bakanı yanıtlamalıdır. Olayı kamuoyuna duyuran gazeteci Canan Kaya’nın haber kaynağı, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nda ilk adli tıp raporuna ulaşmak isterken bilinmeyen bir numaradan aranıp tehdit ediliyor. Tehdit eden kişi ya da kişiler devletin kurumu içerisindeki bu durumdan nasıl haberdar oluyor da konunun araştırılmasını engellemek istiyor? Kim ya da kimler bu kişilere bilgi veriyor, tüm bu sorular yanıt bekliyor.
“Savcılığın İstediği Kan Örnekleri Nerede?”
Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nun ilk raporunda belirtilen sperm hücresi ve erkek DNA’sı örneklerinin kime ait olduğunu tespit etmek amacıyla savcılığın istediği kan örnekleri kuruma teslim edilmiş midir? Sonuçları nedir? Raporda geçen DNA’lar kim ya da kimlere aittir? Bu soruların cevabını bulamıyoruz. Konunun kapanması ve küçük kızın kaderine terk edilmesi için dosyanın üzerinde malesef karanlık bir el dolanıyor, Adalet Bakanlığı’nın soruşturmanın hangi aşamada olduğuyla ilgili kamuoyunun vicdanını rahatlatacak bir açıklamayı derhal yapması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi