Amasra Belediye Başkanı ve yerel seçimlerde CHP Amasra Belediye Başkanı adayı olan Recai Çakır, kendisine açılan mahkeme hakkında konuştu. Mayıs ayında hâkim karşısına çıkacak olan Çakır, ihbarın asılsız olduğunu ve bu iddianın yeni dönem seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın yedek Meclis adayı tarafından yapıldığını söyledi.
Başkan Çakır, olayı anlatarak “Belediye personeli çalışma arkadaşlarımla bir toplantı yaparak kendilerine şunun için teşekkür ettim; ‘Benim bu belediyeye en azından kurumsal kimlik anlamda kazandırdığım birinci şey şudur; 'En düşük maliyetle ya da bedava yapılabilecek bir şeye para harcamayacağız. Bizim öyle bir kaynağımız yok.’ Şuan benim birim amirimden personelime kadar herkes böyle bakar. Gelelim şimdi bu mantıkla mazot yolsuzluğu iddiasına… Belediyenin sözleşmeli avukatı belediyenin davası görülecek 2 tane mahkemesi var Zonguldak’ta. Bana soruyor Başkanım nasıl gideceğiz? Beni eleştiren vatandaş orada haklı. Ya Başkan çağır bagajdan bir araç. Yok. Benim kendi bindiğim araç bile 15 yaşında. Defaten yolda kaldı. Ben alabilir miyim? Alabilirdim ama personelime borçluyken, Amasra hizmet bekliyorken onu öncelemedim. Ben de dedim ki avukat arkadaşımıza; ‘Hakkını helal et. Sen kendi aracınla git. Yaktığın mazot neyse biz onu verelim’ yani biz yine ne yaptık? Yine aynı mantık. Bedavaya ya da daha uyguna yapabileceğiz bir şey varsa, onu tercih ettik. Şimdi araba yok. Tamam, doğrusu ne? Recai Çakır, araç kiralar. Araca şoför tahsis eder. Onun mazotunu benzinini de koyar. İlgili birim amiri çalışanı ve avukatı davaya götürüp getirir. Toplayın bakalım rakam olarak ne çıkıyor?” diye sordu.
“Yargı dâhil baskı altında”
Hakkında açılan dava sürecinin çok hızlı bir şekilde incelenip, duruşma gününe ve ceza süresine karar verildiğini hatırlatan Çakır, “Sahte isimli ve adresi sahte bir mektupla savcılığa ihbar ediliyor. Savcılıkta ihbarı alınca, doğal olarak görevinin gereğini yapıyor. Bir bakıyor, sonra görüyor ki; Evet, Belediyenin avukatı, evet kendi ofisine kayıtlı araçla evet belediyenin davasına gitmiş. Normalde bunda bir şey yok. Peki, bir şey niye çıktı? Çok çok çok zorlasanız, belediye başkanı için görevi kötüye kullanma dersiniz. Ama orada kritik bir şey var. Görevi kötüye kullanma derseniz izin almanız gerekiyor. Seçim öncesine yetişmiyor. Belediye Başkanı hakkında görevi kötü kullanmadan bir iddianame hazırlayıp, dava açacaksanız eğer İçişleri Bakanlığı’ndan izin alacaksınız. Zimmet derseniz buna gerek kalmıyor. Zimmetin koşulları oluş mu? Hayır. Ülkenin içinde bulunduğu genel kurumu görünce ben yargılamak istemiyorum. Genel kurumu görünce; Ekrem Başkan, 17 bakanla bizde burada gurur duymaya çalıştığımız bakanla bir mücadele edince şunu görüyoruz bürokratlar, yargı dahil baskı altında. Biz sadece siyasal rakiplerimizle yarışmıyoruz. Dolayısıyla bir hukuk skandalına dönüşecek şekilde 3 gün içinde jet bir hızla 5 yıldan 12 yıla ağır hapis cezası istemiyle hâkim karşısına çıkarılacağım” dedi.
“Bugün olsun yine aynısını yaparım”
İddialardan birinin ihbar mektubunu postaneye teslim edenin devlet memuru olduğu yönünde olduğunu söyleyen Çakır, “Belediye Başkanı suç işlemiş. Suç, bu işte. Asın kardeşim beni. Bu suçsa, asın beni. Bugün olsun yine aynısını yaparım. Çünkü ben o kiraladığım araca ödeyeceğim parayı da, personelime verdiğim yevmiyeyi de Amasra halkından alıyorum. Ben onların kaynağını verimli kullandığım için, büyük bir başarıya imza attık” şeklinde konuştu.
MUHABİR - EDA KOÇ